Blockchain teknolojisi, yatırımlar (Avrupa Komisyonu’na göre 2018’de 7,4 milyar başlangıç) ve beklentiler (Dünya Ekonomik Forumu’na göre 2025 yılına kadar küresel GSYİH’nın %10’unu yönetme) açısından umut verici bir an yaşıyor. Bitcoin, Ethereum, Litecoin ve Monero gibi kripto paraların kullanımları da eklenmelidir. Bu umut verici manzaraya rağmen, blockchain önemli teknolojik, adli ve yasal zorluklar sunan gelişen bir teknolojidir. Kavramsal olarak güvenli olmasına rağmen, bugüne kadar kaydedilen çeşitli gerçeklerin yanı sıra kişisel verilerin düzenlenmesinin yorumlanması ve uygulanmasındaki zorluklarla kanıtlandığı gibi, uygulanması aynı ölçüde olmak zorunda değildir.
Blockchain teknolojisi, kişilerin müdahalesi olmadan kullanıcılar arasında değerli işlemlere izin verir, yani işlemlerin yönetimini merkezileştirmez ve aynı merkezi olmayan veritabanını tüm katılımcılarına sunar. İşlemler parasal nitelikte (kripto para birimleri) veya başka herhangi bir türde (mallar, bilgiler, hizmetler vb.) olabilir ve İnternet bağlantıları aracılığıyla eş ağlar (P2P1) aracılığıyla iletişim kuran platformlarda gerçekleştirilir. Blok zinciri, zaman içinde bu işlemlerin dinamik ve değişmez bir temsilini veya kaydını sağlayarak, kullanıcıların bu teknolojiye olan dijital güvenini, işlemleri destekleyen güvenilir aracılar ve merkezi otoriteler (örneğin noterler, bankalar, sigortacılar, vb.) ile değiştirir. Kripto para düzenlemesiyle güvence sağlanacak.
Blockchain şeffaflık (tüm katılımcılar dağıtılmış veritabanında bulunan tüm bilgileri görebilir), değişim ve merkeziyetçilik (tüm veritabanının aynı kopyası), geri döndürülemezlik (verilerin bir kısmı kaydedildikten sonra değiştirilemez veya silinemez) sunar.
Kaynak : www.nftdunyasi.net
Bir Cevap Yaz